Ürünün Tanımı ve Ayırt Edici Özellikleri:
Hekimhan Cevizi, Anadolu Cevizi diye tabir edilen Juglans regia L. türüne aittir. Malatya ilinin Hekimhan ilçesinde yetiştirilir. İlçede yaşı 400’lü yılları bulan ceviz ağaçları tek bir çeşit olmayıp tohumdan yetişmiş, genel özellikleri bakımından birbirine yakın birçok tipin oluşturduğu cevizlerdir.
Kabuk renkleri açık esmer, iç renkleri beyaz ve açık sarı, kabuktan ayrılması kolay ve kabuk pürüzlülükleri orta sınıfta yer almaktadır. Meyve şekilleri yuvarlak ve meyve iriliği ekstra sınıfında yer almaktadır.
Hekimhan Cevizi ince kabuklu (kabuk kalınlığı 1,5 milimetreye kadar), iç randımanı yüksek (%50’nin üzeri), iç renginin beyaz ve açık sarı, kabuktan kolay ayrılan, yağ oranının yüksek olması (%60-70 arası) gibi olumlu özelliklerinden dolayı tercih edilen bir cevizdir.
Bitkisel Özellikleri
Hekimhan Cevizi kazık kök yapısına sahip olup protogyny çiçek yapısındadır. Çiçeklenme zamanı 20 Mart 20 Nisan arası olup meyve olgunlaşması ve hasadı ekim ayıdır. Ağaç gelişimi orta kuvvetlidir. Yaprak dökümü kasım ve aralık ayı içerisinde olmaktadır.
Fiziksel Özellikleri
Kabuk renkleri açık esmer, iç renkleri beyaz ve açık sarı, kabuktan ayrılması kolay ve kabuk pürüzlülükleri orta sınıfta yer almaktadır. Ortalama olarak; meyve ağırlığı 10-15 gram, iç ağırlığı 6-9 gram, iç yüzdesi % 50-60, kabuk kalınlığı ise 1,00-1,50 milimetre olarak belirlenmiştir. Meyve şekilleri yuvarlak ve meyve iriliği ekstra sınıfında yer almaktadır.
Kimyasal Özellikler
Yapılan bilimsel çalışmalardaki ortalama verilere göre; Hekimhan Cevizinin kurutulmuş meyvelerindeki protein oranı % 11-18, yağ oranı % 60-70, kül oranı % 1,5-2 ve nem oranı % 2,5-5 olarak belirlenmiştir.
Tablo 1- Hekimhan Cevizinin Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri Tabloda verilen değerler hasat edildikten sonra iç nem oranı % 8’in altına düşünceye kadar ve içi ayıran bölmeleri kuruyuncaya kadar kurutularak ürünün pazara sunulduğu, kurutulmuş cevizlerden elde edilen verilerdir.
Hekimhan Cevizinin meyve kalitesi ve iç randıman özelliği birçok bölgede yetiştirilen cevizlerden tercih edilebilir şekilde üstündür.
Üretim Metodu:
Hekimhan ilçesinin iklim ve toprak özellikleri ceviz yetiştiriciliği için uygundur. Bu iklim ve toprak özelliklerine çok iyi uyum sağlamış ceviz popülasyonu ilçede doğal olarak ortaya çıkmıştır. Bu iklim ve toprak özellikleri Hekimhan cevizine, diğer ceviz popülasyonlarından farklı olarak ince kabuklu olması (1,5 mm’ye kadar), iç randımanının yüksek olması (%50-60 arası), iç renginin açık olması ve yağ oranının yüksek olması gibi olumlu özellikler kazandırmıştır.
Hekimhan ilçesinde tipik karasal iklim hüküm sürmesine rağmen özellikle cevizin iç olgunlaşma dönemi olan Ağustos sonu ile Eylül aylarında yüksek sıcaklıkların olmaması Hekimhan cevizinin kalite özelliklerinin ortaya çıkmasına önemli ölçüde katkı sağlamaktadır. Kış aylarında -20 °C ile -25 °C’ye kadar dayanabilmektedir. Özellikle meyve gelişim döneminde aşırı sıcaklara karşı hassastır. Hızlı meyve gelişiminin olduğu dönemler ile hasat zamanı oluşan aşırı sıcaklıklar cevizde iç kararmalarına neden olmaktadır. Çiçeklenme döneminde oluşan aşırı sıcaklıklar ağaçların strese girmesine ve dişi çiçekte anormallikler oluşmasına neden olmaktadır.
Ekstrem düşük ve yüksek sıcaklıklar Hekimhan Cevizinin yetiştiriciliğini olumsuz etkilemektedir. Kış dinlenme isteği yaklaşık 1200-1500 saatlik süredir. Hekimhan Cevizinin toprak isteği Anadolu cevizlerinin toprak isteği gibidir. Derin, iyi drene olan, tınlı, siltli, kumlu-tınlı (orta tekstürlü), organik maddece zengin topraklarda iyi gelişim gösterir.
En uygun toprak pH 5,5-7,5 arasında olmalıdır. Yukarıdaki anlatılan iklim ve toprak isteklikleri bakımından uygun bir alana sahip olan Hekimhan ilçesinde Hekimhan Cevizi üretimi aşağıdaki hususlar dikkate alınarak gerçekleştirilir: İlçede doğal olarak oluşmuş ceviz popülasyonunun yanı sıra çiftçiler tarafından, yine ilçedeki üstün özellikli ağaçlardan alınan üretim materyallerinin ceviz çöğürleri üzerine aşılanarak Hekimhan Cevizlerinin çoğaltılması yapılmaktadır. Hekimhan ilçesi ve köylerinde ceviz bahçeleri, sulama suyu problemi olmayan, 1100 ilâ 1800 metre rakıma sahip alanlarda en az 8x10 metre veya 10x10 metre mesafeyle dikimi yapılmalıdır. Dikimde tozlayıcı çeşit kullanılmasına dikkat edilmelidir.
Fidan dikimi sonbaharda yaprak dökümüyle başlayıp ilkbaharda ağaçlara su yürüyünceye kadar olan dönemde yapılabilir. Genellikle ilkbahar döneminde dikim tercih edilmektedir. Terbiye sistemi olarak değişik doruk dallı terbiye sistemi uygulanmalıdır. Bu sisteme göre ceviz ağacı, yüksek düzgün bir gövde üzerinde sarmal olarak dizilen ve aralarında 25 ilâ 50 santimetre mesafe olan 4-5 ana dallı iskelet oluşturularak ağaç şekli oluşturulmalıdır. Hasat, iç zarın(meyveyi ayırıcı zarın) kahverengiye dönüşmeye başladığı dönemde yapılmalı ve geciktirilmemelidir. Bu dönem köylere göre değişmekle birlikte 15 Eylül ile ekim ayı sonuna kadar devam etmektedir.
Pratik olarak meyvenin yeşil kabuğunun çatladığı ve meyvenin %80’ini sarsmayla indirmenin mümkün olduğu dönemde hasat edilmelidir. Hasat edilen meyveler vakit geçirilmeden elle veya makine yardımıyla dış kabuğundan ayrılarak sergi yerinde kurutulmaya bırakılmalıdır. Kabuklu ceviz için %8 nem düzeyine geldiğinde kurutma işlemi tamamlanır.
Neden Hekimhan Cevizi
Yüksek Rakımlarda Yetiştirilebilmesi
İç Doluluk Oranının Yüksek Olması
İnce Kabuklu Olması
Beyaz Renkli Olması
Yüksek Protein ve Yağ Oranına Sahip Olması
Ağızda Bıraktığı Aroması
Hekimhan Cevizinin farklılığı ilçemiz ekolojisi ile ilgili olduğu kadar, bu ekolojide meydana gelen genotiplerlede ilgilidir.
Ceviz, baş ağrılarının tedavisinde, zihni geliştirmede, duygu, his ve heyecanı kontrol altına almada bitkisel ilaç olarak kullanılmıştır.
Son yıllardaki klinik ve bilimsel çalışmalar, cevizin sağlığa etkisinin söylenti olmaktan daha ötede olduğunu kanıtlamıştır. Cevizin insan sağlığına faydalarının bilinenden daha fazla olabileceği de ifade ediliyor. Bu yüzden, ceviz, daha sağlıklı bir yaşam tarzı için her yaştan insanın mutlaka günlük diyetine eklemesi gereken gıdalardan belki de en önde gelenidir. Günde 4-5 tane ceviz tüketimi, insan sağlığına birçok katkısı vardır.
Cevizdeki yüksek orandaki omega-3 yağ asitleri kalp hastalıklarını, inmeyi, diyabeti, yüksek kan basıncını ve klinik depresyonu azaltıyor. Ceviz tüketimi kandaki kolesterol seviyesini düşürüyor, kalp atışlarındaki düzensizliği önlüyor.
Cevizdeki fitosteroller, göğüs, kalın bağırsak ve prostat kanseri gibi kanser çeşitlerinden korunmayı sağlıyor, bağışıklık sistemini güçlendiriyor.
Cevizdeki l-arginin kan damarlarının iç tarafının pürüzsüz ve düzgün olmasını sağlayarak kan-damar sisteminin rahatlamasını sağlıyor. Cevizdeki yağ asitlerinin kalp hastalıklarını önleme etkileri var.
Ceviz, damarlarda daha az pıhtılaşma özelliği olan kan tipinin üretimine ve iyi kolesterol oranının kötü kolesterol oranına göre artmasına yardımcı oluyor, kolesterolün damarları tıkama aşamasında önemli bir adım olan şişme ve kızarıklığı azaltabiliyor.
Beyne benzeyen ceviz, kavrama ve anlamayı geliştiriyor. Asya'da ceviz hala beyin gıdası olarak kabul ediliyor, bu ülkelerde öğrenciler, sınavlardan önce ceviz yiyerek notlarını yükseltebileceklerine inanıyor.
Cevizdeki yağ profili, magnezyum ve fitosteroller safra taşı oluşumunun önüne geçiyor.
Omega-3 yağ oranı düşük çocuklarda daha yüksek hiperaktif olma özelliği, daha fazla öğrenim ve davranış bozuklukları, daha fazla huysuzluk ve uyku düzensizlikleri gözlemleniyor. Ceviz, bu sorunları önleyen omega-3 bakımından çok zengin bir üründür.
Cevizdeki melatonin, beyin bezesi tarafından salgılanan melatoninin insan vücudunun kullanıma hazır formunu içeriyor. Melatonin, gece çalışan ve zaman farkından dolayı uyku düzensizliği çeken kişilerde uyuma rahatsızlıklarını ortadan kaldırabiliyor ve uyku düzensizliği sebebiyle baş gösteren rahatsızlıkları minimize ediyor.
Ceviz, antioksidan savunmada önemli olan birtakım enzimlerde zorunlu kofaktörler olarak görev yapan manganez ve bakır içeriyor.
Cevizin, antioksidan özelliği dolayısıyla kardiyovasküler ve sinir sistemine zarar veren parkinson ve alzheimer gibi çok kuvvetli hastalıkların gelişimini erteleyebileceği veya azaltabileceği ileri sürülüyor.