Soğan; içerdiği vitaminler yanında mineral maddeler ve diğer besleyici maddelerle zenginliği, bu mükemmel kültür sebzesinin üretim ve tüketiminin her geçen gün artmasına neden olmaktadır.
2. İKLİM VE TOPRAK İSTEĞİ
2.1 İklim İsteği
Soğan; iklim isteği yönünden seçicidir. Gün uzunluğu ve sıcaklık, soğan yetiştirmeyi sınırlayan iki önemli unsurdur. Bitkinin erken gelişme devresinde serin havaya ihtiyaç vardır. Fakat baş bağlama ve başın büyümesi için sıcaklığın fazla olması gerekir. Erken gelişme devresinde ortalama sıcaklık 13 ºC olmalıdır. Baş bağlamaya başladığı zaman sıcaklığı 21ºC ve başın olgunlaşması için de 24-27 ºC olması gerekir. Erken çeşitlerde gün uzunluğu 10-12 saat olunca baş b ağlama başlar. Çeşitlerin 13-15 saat gün uzunluğuna ihtiyaçları vardır. Erkenci çeşitler soğuk bölgelerde iyi ürün vermez.
2.2 Toprak İsteği
Soğan, besin değerli yeterli, hafif bünyeli topraklarda başlayarak tınlı ve nihayet pek ağır olmamak şartı ile hafif killi topraklarda da yetiştirilebilir. Soğan tarımın a en uygun topraklar; gevşe yapıda, yeterli miktarda su tutabilen, kök sisteminin yayıldığı sahalar serin, humuslu ve kolayca işlenebilen verimli topraklardır. Soğan, toprak PH'sına karşı çok hassastır. En uygun toprak PH'ı 6.0- 6.5 arasında olmalıdır.
3. YETİŞTİRME TEKNİĞİ
3.1 Ekim Nöbeti
Soğan yetiştirilecek arazide eğer önceden baklagillerden birinin tarımı yapılmışsa, arazide soğandan gayet iyi sonuç alınır.
Soğanın aynı yere arka arkaya kesinlikle ekilmemesi ve ancak en az üç yılda bir aynı yere soğan ekilmesi tavsiye edilebilir.
3.2 Çeşit
Çeşit ayrımında önemli rol oynayan şekil faktörü bakımından dünya pazarlarında en fazla arananlar yuvarlak ve yuvarlağa yakın şekilli olanlardır. Tohumluk, yetiştirme ve bakım şartları elverişli olmak şartıyla çeşitlerin iriliğine göre dekardan 750-3000kg arasında ürün alınabilir.
3.3 Toprak Hazırlığı
Ekimden veya dikimden bir ay önce toprak durumuna göre 1-2 defa pullukla ve tam tavında iken sürülmelidir. Keseklerin ufalanması ve toprak yüzünde bulunan çeşitli bitki artıklarının temizlenmesi amacıyla tırmıklama yapılır ve böylece arazi tesviyesi de yapılmış olur. Soğan yumru bitki olduğundan ve toprak altında geliştiğinden toprağı bastıran ve sıkıştıran merdane, freze gibi aletlerle arazi sürülmemeli, arazi gevşek ve süngerimsi bir hale getirilerek ekim ve dikime hazır hale getirilmelidir.
3.4 Ekim
Soğan elde etmek için genellikle iki ekim veya dikim yöntemi uygulanır.
a) Tohumun doğrudan doğruya tarlaya ekilmek suretiyle başsoğan yetiştirilmesi,
Tohumdan başsoğan elde etmek için 30'ar cm ara ile açılan çizgilere soğan tohumları mibzerle ekilir. Seyreltme yapılacağı düşünülerek bolca tohum atılır. Tohumlar çimlenip fideler toprak yüzünde yetişmeye başladığı ilk 15 gün içinde yabancı otları temizlemek ve toprağı kabartmak amacı ile birinci çapa, bundan 3-4 hafta sonra da ikinci çapa yapılır ve ikinci çapa ile birlikte sıra üzerinde bitkiler arasında çeşidin iriliğine göre 6-10 cm mesafe bırakılacak şekilde seyreltme yapılır. Dekara ortalama olarak 2 kg tohum atılmalıdır. Tohum ekim zamanı, çeşidin erkencilik yeteneğine ve bölgenin ekolojik şartlarına göre tesbit edilir. Bununla birlikte genellikle tohumlar şubat ve mart aylarında ekilmekte ve mevcut şartlara göre temmuz ve eylül ayları arasında hasat olgunluğuna varmaktadır.
b) önce tohumlardan arpacık denilen küçük soğanların elde edilerek bunların tarlaya dikilmesi suretiyle başsoğan yetiştirilmesi.
Arpacık soğanı yetiştirmek için genellikle 1.20-1.5 m. genişliğinde ve 3-5 m. uzunluğunda, zeminden 15-20 cm yükseklikte, tahta adı verilen geniş masuralar hazırlanır. Tohumlar metrekareye 5 gram hesabı ile tahtalar üzerine sıravari veya serpme suretiyle ekilir. Ekim,iklim ve toprak şartları ve yılın gidişine göre Şubat-Nisan ayları arasında yapılır. Ekimden sonra tohumların üzerine ya ince bir tabaka halinde "harç" örtülür veya bir tırmık vasıtasıyla tohumlar toprak içerisine aktarılarak hafifçe bastırılır. Sonra süzgeçli kovalarla yeteri kadar sulanır. Tohumlar 10-15 gün içerisinde çimlenerek toprak yüzeyine çıkarlar.
Uygun koşullarda, ekimden 5-6 ay sonra arpacıklar olgunlaşır.
Arpacıkların hasada geldikleri, yapraklarının sararmasından kolayca anlaşılır. Bu hale gelmişi arpacıklar uçları küt çepin veya bahçıvanlar arasında tırtıl denilen kısa saplı özel çapalarla topraktan çıkarılır.
Topraktan çıkarılan arpacıklar havanın yağışsız olması koşulu ile 2-3 gün süre ile güneşlenmek üzere toprak yüzünde serili olarak bırakılır. Bundan sonra başa fazla yakın olmamak koşuluyla yaklaşık 1-2 cm üzerinde sapları kesilerek çuval veya torbalara konur ve ambarlarda dikim zamanına kadar muhafaza edilir. Çeşit, toprak ve bakım şartlarının uygunluğu oranında dekardan 500-1500 kg arasında arpacık elde edilir. Başsoğan elde etmede kullanılan arpacıklar erkek ve dişi olarak iki guruba ayrılır. Erkek arpacıklar genellikle taze yeşil soğan üretiminde kullanılır. Yuvarlakça şekilli olanlar ise büyük bir çoğunlukla dişi arpacık olarak kabul edilir. Dişi arpacıklar başsoğan yetiştirilmesinde kullanılır.
Toprak analizi ve ekim nöbeti planına göre uygun olarak gübrelenmiş ve birkaç defa sürüldükten sonra tesviye edilerek hazırlanmış yerlere arpacıklar aşağıdaki şu usulle dikilir.
Toprak üzerinde çift sıralı dikim için 30-40 cm genişliğinde ve zeminden 10-15 cm yükseklikte masuralar hazırlanır. Arpacıklar masuraların boyun noktalarına sıra üzeri 10 cm mesafeden dikilir.
Zeminden 10-15 cm yükseklikte 1.20 m genişlik ve 10-15 m uzunluğunda hazırlanan ve tahta denilen genişlik masuralar üzerinde 25-30 cm ara ile 3-4 cm derinlikte açılan çizilere sıra üzerinde 10 cm mesafe ile dikilir.
Eğer arazi yağmurlama sulama sistemiyle sulanacaksa, masura veya tahta için masraf ve emeğe girişmeden tesviye edilmiş toprak üzerine 30-40 cm ara ile açılan 3-4 cm derinlikteki çiziler üzerinde 10 cm ara ile elle veya özel mibzerler ile arpacıklar dikilir.
Her üç dikim tarzında sonra ekilen arpacıkların iriliği ve bitkiler arasında bırakılacak aralık ve mesafeler dikkate alınarak dekara 30-40 kg arasında arpacık hesap edilir. Normalden iri arpacıkların kullanılması durumunda ise bu miktar dekara 45-60 kg'a kadar çıkmaktadır.
3.5 Gübreleme
Soğan yetiştirilecek arazi humus ve organik maddece fakir ise ; dekara 3-4 ton arasında bir önceki sonbahara veya ilkbahar başlarında uygulanmalıdır. Ayrıca siltli, tınlı ve killi tınlı topraklarda önce ahır gübresi vermek şartıyla tamamlayıcı gübre olarak da dekara saf olarak 6-7 kg azot ile 6-7 kg fosfor verilmelidir. Ahır gübresi verilmediği durumlarda bu miktarlar azot ve fosfor için 9-10 kg olmalıdır.
3.6 Sulama
Soğanlar yüzeysel köklü bir bitkidir. Köklerin çoğu toprağın 40-50 cm derinliğinde bulunur. Soğanlar devamlı rutubetli bir toprakta yetiştiriliyorsa, bu gibi durumlarda fazla sulama zararlı olur.
Ayrıca uzun süre dayanıklılıklarını korumaları zorlaşır. Soğan en çok, baş bağlamadan olgunlaşmaya kadar geçen sürede suya ihtiyaç duymaktadır. Bu kritik devrede soğanlar, tam olgunluğa varıncaya kadar haftada bir kez sulanmalıdır. İki sulama arasındaki süre; toprak bünye ve iklim şartlarına bağlı olarak az çok ufak değişiklikler gösterebilir. Olgunluk devresinde sulama kesilir ve mümkün olduğunca . toprağın çabuk kuruması sağlanmalıdır. Soğanlar masura sisteminde yetiştiriliyorsa karık usulü, eğer düzde yetiştirme yapılıyorsa o taktirde yağmurlama usulü sulama yapılır.
3.7 Bakım
Toprak tavında iken dikilmiş arpacıklar bir hafta içinde sürmeye başlayarak toprak yüzüne çıkarlar. Dikimden itibaren 1.5-2 ay sonra toprak üstü kısımları 10-15 cm boylanınca ot alma ve toprağı kabartma amacı ile birinci çapa yapılır. Bu arada özellikle tohum ile yetiştirmede; sıra üzerine tohumlar başlarının rahatlıkla gelişebileceği uygun mesafelerden, daha sık ekilmişse, fideler arasında çeşidin iriliğine göre 8-10 cm kadar mesafe bırakılacak şekilde seyreltme yapılmalıdır. Bitkilerin gelişme durumuna göre, birinci çapadan 2-4 hafta sonra da ikinci çapa yapılmalıdır.
3.8 Hastalıkları, Zararları ve Mücadelesi
3.8.1 Soğan Hastalıkları ve Mücadelesi
Soğan Adi Mozaik Virüsü: Bu hastalığa yakalanan bitkilerin önce yapraklarında kısa sarı çizgiler görülür, ileri safhalarda kısa ve sarı çizgiler görülür. Yapraklarda sararma, kıvrılma ve sarkma kendini gösterir. Bitki cüceleşir. Ürün azlığı ve kalite bozukluğu meydana gelir. Yaprak bitkileri ve bazı emici böceklerde süratle yayılır.
Soğan Mildiyösü: Soğan yapraklarının dip ve orta kısımlarında klor atik lekeler meydana gelir. Zamanla bunların ortası beyazlaşır, kenarları menekşe rengini alır. Oval şekillidir.
Bu lejyonların teşekkülünden sonra yapraklarda baş gösteren lejyonlar çiçek ve tohumlara ulaşır. Bu gibi tohumlar cılız olarak teşekküller eder ve çimlenme yetenekleri azalır.
Mücadelesi : Soğan yapraklarının yüzeylerinin cilalı oluşu ve dik duruşu dolayısıyla ilaçlama yüzde yüz istenen sonucu vermektedir. Buna rağmen Dithane 7.78 ve kükürt karışımı ile Fermate, bordo bulamacı ile uzmanların tavsiyelerine uygun olarak ilaçlama yapılmalıdır. İlaçlama 8-10 gün ara ile tekrarlanmalı fakat hasada bir ay kala artık ilaç verilmemelidir.
Soğan Sarısı: Yapraklarda oval şekilde kahverengi pistüller meydana gelir. Yaprak kuruyunca sporlar ortaya çıkar.
Mücadelesi : Kültürel önlemlerle mücadele yapılır. Hastalıklı kökleri söküp imha etmelidir.
Pembe Kök Hastalığı: Bu hastalık toprak içerisinde meydana gelir. Bu yüzden, bu hastalığa dayanıklı çeşitler seçilmeli ve ekim nöbetine başvurulmalıdır.
Soğan Zararlıları ve Mücadelesi
Trips: Tripsler, sonbaharda ekilen soğanlar toprak yüzüne çıkar çıkmaz ve şaşırtmaya tabi tutunanlar ise dikildikten hemen sonra ilkbaharda tripslere karşı hemen ilaçlama uygulanmalıdır. Her bitkide ortalama 5 adet trips sayılınca ilaçlama yapılmalıdır. Toprak böceklerini ve tel kurtlarını yok etmek için toprağa Diazinon ve Texaphone verip toprakla karıştırmak gerekir.
Soğan Sineği: Bu sineğin kurtları yaprak ve soğan başlarını delerek yemek suretiyle büyük zarar yaparlar.
Mücadelesi: Uygun bir münavebe planı uygulamak ve arpacık soğanlarını dikmeden önce ilaçlamak ve zararlı görüldüğünde Basudin, Malathion veya uzmanların önerebilecekleri diğer ilaçlarla zamanında mücadele yapılmalıdır.
3.9 Hasat, Harman ve Depolanması
Ülkemizde soğan hasadı genellikle başları teker teker elle tutulup çekmek suretiyle veya zedelemeden çapa ile yapılmalıdır. El, çapa veya hasat makinaları ile olsun topraktan çıkarılan soğanlar,havanın yağışsız olması koşuluyla başların istenilen kıvamda kurumasını sağlamak amacıyla 4-5 gün süreyle tarlada serili olarak bırakmak gerekir.
Daha sonra daneler halinde saklanacak veya piyasaya çıkarılacak soğanlar için keskin bir çakı ile saplar kesilir. Saplar baştan 1-2 cm kadar uzaklıktan kesilmelidir. Sonra soğanlar çuvallara doldurulur ve muhafaza edilecek olanlar ambara nakledilir.
Hemen piyasaya çıkarılacak çeşitlerden ziyade uzunca süre muhafaza edilecek kışlık soğanların muhafazasında sıcaklık, nisbi rutubet ve havalandırma faktörlerinin uygun nisbetlerde bulunması gerekir. Ayrıca yığın halinde yapılacak muhafazalarda pek yüksek yığınlar halinde bırakılmaması gerekir. Yapılan denemelere göre en fazla 1 metre kadar yükseklikte yapılacak yığınlarda, ara sıra tahta küreklerle başları zedelenmeden aktarma yapmak suretiyle soğanlar uzun süre rahatlıkla korunabilmektedir. Soğan muhafazasında ikinci bir sistemde bir kısım yabancı ülkelerle ülkemizde tatbik edilen dizi veya saç örgüsü sistemidir. Bu sistem de hasattan sonra soğanların sapları kesilmeden başlar saç örgüsü şeklinde birbirine saldırılarak muntazam diziler yapılır.
ALT BAŞLIKLAR
Çeşitleri
2. İKLİM VE TOPRAK İSTEĞİ
2.1 İklim İsteği
Soğan; iklim isteği yönünden seçicidir. Gün uzunluğu ve sıcaklık, soğan yetiştirmeyi sınırlayan iki önemli unsurdur. Bitkinin erken gelişme devresinde serin havaya ihtiyaç vardır. Fakat baş bağlama ve başın büyümesi için sıcaklığın fazla olması gerekir. Erken gelişme devresinde ortalama sıcaklık 13 ºC olmalıdır. Baş bağlamaya başladığı zaman sıcaklığı 21ºC ve başın olgunlaşması için de 24-27 ºC olması gerekir. Erken çeşitlerde gün uzunluğu 10-12 saat olunca baş b ağlama başlar. Çeşitlerin 13-15 saat gün uzunluğuna ihtiyaçları vardır. Erkenci çeşitler soğuk bölgelerde iyi ürün vermez.
2.2 Toprak İsteği
Soğan, besin değerli yeterli, hafif bünyeli topraklarda başlayarak tınlı ve nihayet pek ağır olmamak şartı ile hafif killi topraklarda da yetiştirilebilir. Soğan tarımın a en uygun topraklar; gevşe yapıda, yeterli miktarda su tutabilen, kök sisteminin yayıldığı sahalar serin, humuslu ve kolayca işlenebilen verimli topraklardır. Soğan, toprak PH'sına karşı çok hassastır. En uygun toprak PH'ı 6.0- 6.5 arasında olmalıdır.
3. YETİŞTİRME TEKNİĞİ
3.1 Ekim Nöbeti
Soğan yetiştirilecek arazide eğer önceden baklagillerden birinin tarımı yapılmışsa, arazide soğandan gayet iyi sonuç alınır.
Soğanın aynı yere arka arkaya kesinlikle ekilmemesi ve ancak en az üç yılda bir aynı yere soğan ekilmesi tavsiye edilebilir.
3.2 Çeşit
Çeşit ayrımında önemli rol oynayan şekil faktörü bakımından dünya pazarlarında en fazla arananlar yuvarlak ve yuvarlağa yakın şekilli olanlardır. Tohumluk, yetiştirme ve bakım şartları elverişli olmak şartıyla çeşitlerin iriliğine göre dekardan 750-3000kg arasında ürün alınabilir.
3.3 Toprak Hazırlığı
Ekimden veya dikimden bir ay önce toprak durumuna göre 1-2 defa pullukla ve tam tavında iken sürülmelidir. Keseklerin ufalanması ve toprak yüzünde bulunan çeşitli bitki artıklarının temizlenmesi amacıyla tırmıklama yapılır ve böylece arazi tesviyesi de yapılmış olur. Soğan yumru bitki olduğundan ve toprak altında geliştiğinden toprağı bastıran ve sıkıştıran merdane, freze gibi aletlerle arazi sürülmemeli, arazi gevşek ve süngerimsi bir hale getirilerek ekim ve dikime hazır hale getirilmelidir.
3.4 Ekim
Soğan elde etmek için genellikle iki ekim veya dikim yöntemi uygulanır.
a) Tohumun doğrudan doğruya tarlaya ekilmek suretiyle başsoğan yetiştirilmesi,
Tohumdan başsoğan elde etmek için 30'ar cm ara ile açılan çizgilere soğan tohumları mibzerle ekilir. Seyreltme yapılacağı düşünülerek bolca tohum atılır. Tohumlar çimlenip fideler toprak yüzünde yetişmeye başladığı ilk 15 gün içinde yabancı otları temizlemek ve toprağı kabartmak amacı ile birinci çapa, bundan 3-4 hafta sonra da ikinci çapa yapılır ve ikinci çapa ile birlikte sıra üzerinde bitkiler arasında çeşidin iriliğine göre 6-10 cm mesafe bırakılacak şekilde seyreltme yapılır. Dekara ortalama olarak 2 kg tohum atılmalıdır. Tohum ekim zamanı, çeşidin erkencilik yeteneğine ve bölgenin ekolojik şartlarına göre tesbit edilir. Bununla birlikte genellikle tohumlar şubat ve mart aylarında ekilmekte ve mevcut şartlara göre temmuz ve eylül ayları arasında hasat olgunluğuna varmaktadır.
b) önce tohumlardan arpacık denilen küçük soğanların elde edilerek bunların tarlaya dikilmesi suretiyle başsoğan yetiştirilmesi.
Arpacık soğanı yetiştirmek için genellikle 1.20-1.5 m. genişliğinde ve 3-5 m. uzunluğunda, zeminden 15-20 cm yükseklikte, tahta adı verilen geniş masuralar hazırlanır. Tohumlar metrekareye 5 gram hesabı ile tahtalar üzerine sıravari veya serpme suretiyle ekilir. Ekim,iklim ve toprak şartları ve yılın gidişine göre Şubat-Nisan ayları arasında yapılır. Ekimden sonra tohumların üzerine ya ince bir tabaka halinde "harç" örtülür veya bir tırmık vasıtasıyla tohumlar toprak içerisine aktarılarak hafifçe bastırılır. Sonra süzgeçli kovalarla yeteri kadar sulanır. Tohumlar 10-15 gün içerisinde çimlenerek toprak yüzeyine çıkarlar.
Uygun koşullarda, ekimden 5-6 ay sonra arpacıklar olgunlaşır.
Arpacıkların hasada geldikleri, yapraklarının sararmasından kolayca anlaşılır. Bu hale gelmişi arpacıklar uçları küt çepin veya bahçıvanlar arasında tırtıl denilen kısa saplı özel çapalarla topraktan çıkarılır.
Topraktan çıkarılan arpacıklar havanın yağışsız olması koşulu ile 2-3 gün süre ile güneşlenmek üzere toprak yüzünde serili olarak bırakılır. Bundan sonra başa fazla yakın olmamak koşuluyla yaklaşık 1-2 cm üzerinde sapları kesilerek çuval veya torbalara konur ve ambarlarda dikim zamanına kadar muhafaza edilir. Çeşit, toprak ve bakım şartlarının uygunluğu oranında dekardan 500-1500 kg arasında arpacık elde edilir. Başsoğan elde etmede kullanılan arpacıklar erkek ve dişi olarak iki guruba ayrılır. Erkek arpacıklar genellikle taze yeşil soğan üretiminde kullanılır. Yuvarlakça şekilli olanlar ise büyük bir çoğunlukla dişi arpacık olarak kabul edilir. Dişi arpacıklar başsoğan yetiştirilmesinde kullanılır.
Toprak analizi ve ekim nöbeti planına göre uygun olarak gübrelenmiş ve birkaç defa sürüldükten sonra tesviye edilerek hazırlanmış yerlere arpacıklar aşağıdaki şu usulle dikilir.
Toprak üzerinde çift sıralı dikim için 30-40 cm genişliğinde ve zeminden 10-15 cm yükseklikte masuralar hazırlanır. Arpacıklar masuraların boyun noktalarına sıra üzeri 10 cm mesafeden dikilir.
Zeminden 10-15 cm yükseklikte 1.20 m genişlik ve 10-15 m uzunluğunda hazırlanan ve tahta denilen genişlik masuralar üzerinde 25-30 cm ara ile 3-4 cm derinlikte açılan çizilere sıra üzerinde 10 cm mesafe ile dikilir.
Eğer arazi yağmurlama sulama sistemiyle sulanacaksa, masura veya tahta için masraf ve emeğe girişmeden tesviye edilmiş toprak üzerine 30-40 cm ara ile açılan 3-4 cm derinlikteki çiziler üzerinde 10 cm ara ile elle veya özel mibzerler ile arpacıklar dikilir.
Her üç dikim tarzında sonra ekilen arpacıkların iriliği ve bitkiler arasında bırakılacak aralık ve mesafeler dikkate alınarak dekara 30-40 kg arasında arpacık hesap edilir. Normalden iri arpacıkların kullanılması durumunda ise bu miktar dekara 45-60 kg'a kadar çıkmaktadır.
3.5 Gübreleme
Soğan yetiştirilecek arazi humus ve organik maddece fakir ise ; dekara 3-4 ton arasında bir önceki sonbahara veya ilkbahar başlarında uygulanmalıdır. Ayrıca siltli, tınlı ve killi tınlı topraklarda önce ahır gübresi vermek şartıyla tamamlayıcı gübre olarak da dekara saf olarak 6-7 kg azot ile 6-7 kg fosfor verilmelidir. Ahır gübresi verilmediği durumlarda bu miktarlar azot ve fosfor için 9-10 kg olmalıdır.
3.6 Sulama
Soğanlar yüzeysel köklü bir bitkidir. Köklerin çoğu toprağın 40-50 cm derinliğinde bulunur. Soğanlar devamlı rutubetli bir toprakta yetiştiriliyorsa, bu gibi durumlarda fazla sulama zararlı olur.
Ayrıca uzun süre dayanıklılıklarını korumaları zorlaşır. Soğan en çok, baş bağlamadan olgunlaşmaya kadar geçen sürede suya ihtiyaç duymaktadır. Bu kritik devrede soğanlar, tam olgunluğa varıncaya kadar haftada bir kez sulanmalıdır. İki sulama arasındaki süre; toprak bünye ve iklim şartlarına bağlı olarak az çok ufak değişiklikler gösterebilir. Olgunluk devresinde sulama kesilir ve mümkün olduğunca . toprağın çabuk kuruması sağlanmalıdır. Soğanlar masura sisteminde yetiştiriliyorsa karık usulü, eğer düzde yetiştirme yapılıyorsa o taktirde yağmurlama usulü sulama yapılır.
3.7 Bakım
Toprak tavında iken dikilmiş arpacıklar bir hafta içinde sürmeye başlayarak toprak yüzüne çıkarlar. Dikimden itibaren 1.5-2 ay sonra toprak üstü kısımları 10-15 cm boylanınca ot alma ve toprağı kabartma amacı ile birinci çapa yapılır. Bu arada özellikle tohum ile yetiştirmede; sıra üzerine tohumlar başlarının rahatlıkla gelişebileceği uygun mesafelerden, daha sık ekilmişse, fideler arasında çeşidin iriliğine göre 8-10 cm kadar mesafe bırakılacak şekilde seyreltme yapılmalıdır. Bitkilerin gelişme durumuna göre, birinci çapadan 2-4 hafta sonra da ikinci çapa yapılmalıdır.
3.8 Hastalıkları, Zararları ve Mücadelesi
3.8.1 Soğan Hastalıkları ve Mücadelesi
Soğan Adi Mozaik Virüsü: Bu hastalığa yakalanan bitkilerin önce yapraklarında kısa sarı çizgiler görülür, ileri safhalarda kısa ve sarı çizgiler görülür. Yapraklarda sararma, kıvrılma ve sarkma kendini gösterir. Bitki cüceleşir. Ürün azlığı ve kalite bozukluğu meydana gelir. Yaprak bitkileri ve bazı emici böceklerde süratle yayılır.
Soğan Mildiyösü: Soğan yapraklarının dip ve orta kısımlarında klor atik lekeler meydana gelir. Zamanla bunların ortası beyazlaşır, kenarları menekşe rengini alır. Oval şekillidir.
Bu lejyonların teşekkülünden sonra yapraklarda baş gösteren lejyonlar çiçek ve tohumlara ulaşır. Bu gibi tohumlar cılız olarak teşekküller eder ve çimlenme yetenekleri azalır.
Mücadelesi : Soğan yapraklarının yüzeylerinin cilalı oluşu ve dik duruşu dolayısıyla ilaçlama yüzde yüz istenen sonucu vermektedir. Buna rağmen Dithane 7.78 ve kükürt karışımı ile Fermate, bordo bulamacı ile uzmanların tavsiyelerine uygun olarak ilaçlama yapılmalıdır. İlaçlama 8-10 gün ara ile tekrarlanmalı fakat hasada bir ay kala artık ilaç verilmemelidir.
Soğan Sarısı: Yapraklarda oval şekilde kahverengi pistüller meydana gelir. Yaprak kuruyunca sporlar ortaya çıkar.
Mücadelesi : Kültürel önlemlerle mücadele yapılır. Hastalıklı kökleri söküp imha etmelidir.
Pembe Kök Hastalığı: Bu hastalık toprak içerisinde meydana gelir. Bu yüzden, bu hastalığa dayanıklı çeşitler seçilmeli ve ekim nöbetine başvurulmalıdır.
Soğan Zararlıları ve Mücadelesi
Trips: Tripsler, sonbaharda ekilen soğanlar toprak yüzüne çıkar çıkmaz ve şaşırtmaya tabi tutunanlar ise dikildikten hemen sonra ilkbaharda tripslere karşı hemen ilaçlama uygulanmalıdır. Her bitkide ortalama 5 adet trips sayılınca ilaçlama yapılmalıdır. Toprak böceklerini ve tel kurtlarını yok etmek için toprağa Diazinon ve Texaphone verip toprakla karıştırmak gerekir.
Soğan Sineği: Bu sineğin kurtları yaprak ve soğan başlarını delerek yemek suretiyle büyük zarar yaparlar.
Mücadelesi: Uygun bir münavebe planı uygulamak ve arpacık soğanlarını dikmeden önce ilaçlamak ve zararlı görüldüğünde Basudin, Malathion veya uzmanların önerebilecekleri diğer ilaçlarla zamanında mücadele yapılmalıdır.
3.9 Hasat, Harman ve Depolanması
Ülkemizde soğan hasadı genellikle başları teker teker elle tutulup çekmek suretiyle veya zedelemeden çapa ile yapılmalıdır. El, çapa veya hasat makinaları ile olsun topraktan çıkarılan soğanlar,havanın yağışsız olması koşuluyla başların istenilen kıvamda kurumasını sağlamak amacıyla 4-5 gün süreyle tarlada serili olarak bırakmak gerekir.
Daha sonra daneler halinde saklanacak veya piyasaya çıkarılacak soğanlar için keskin bir çakı ile saplar kesilir. Saplar baştan 1-2 cm kadar uzaklıktan kesilmelidir. Sonra soğanlar çuvallara doldurulur ve muhafaza edilecek olanlar ambara nakledilir.
Hemen piyasaya çıkarılacak çeşitlerden ziyade uzunca süre muhafaza edilecek kışlık soğanların muhafazasında sıcaklık, nisbi rutubet ve havalandırma faktörlerinin uygun nisbetlerde bulunması gerekir. Ayrıca yığın halinde yapılacak muhafazalarda pek yüksek yığınlar halinde bırakılmaması gerekir. Yapılan denemelere göre en fazla 1 metre kadar yükseklikte yapılacak yığınlarda, ara sıra tahta küreklerle başları zedelenmeden aktarma yapmak suretiyle soğanlar uzun süre rahatlıkla korunabilmektedir. Soğan muhafazasında ikinci bir sistemde bir kısım yabancı ülkelerle ülkemizde tatbik edilen dizi veya saç örgüsü sistemidir. Bu sistem de hasattan sonra soğanların sapları kesilmeden başlar saç örgüsü şeklinde birbirine saldırılarak muntazam diziler yapılır.
ALT BAŞLIKLAR
Çeşitleri