1. Ekonomik Önemi, Anavatanı ve Yayılma Alanları
Karpuz ülkemizde serinletici olarak bilinen bir yaz sebzesidir. Bazı ülkelerde karpuzun suyundan fermantayon ürünü içecek ve şurup yapılmaktadır. Ülkemizde olduğu gibi diğer bir çok ülkede de kabuklarından ve küçük meyvelerinden turşu ve reçel yapılır.
Karpuz meyvesinde oldukça yüksek oranda şeker bulunur. Bu şekerin büyük bir bölümü glikozdan oluşur. Karpuzun değerlendirilen kısmında %7-10 arasında değişen oranda suda çözünebilir. Kuru madde bulunur. Karpuzda A,B, ve C vitaminleri yanında bir çok mineral madde de vardır.
Ülkemiz 135-150 bin hektar alan üzerinde yaklaşık 4 milyon ton karpuz üretimi ile Çin’den sonra dünyanın ikinci büyük karpuz üreticisidir.
Ülkemizde sebze üretim miktarları dikkate alındığında karpuz, domatesten sonra en fazla üretilen sebzeler arasında yer alır. Karpuz üretimi genellikle geniş alanlarda turfanda veya tarla sebzeciliği şeklinde yapılır.
Karpuzun anavatanı Orta Afrika olarak bilinir. Bazı yazarlar karpuzun anavatanının Anadolu, İran, Orta Asya ve Amerika olabileceğini açıklar. Ancak bu bölgelerde, Orta Afrika’da olduğu gibi yabani karpuz formlarına rastlanmamıştır. David Livingstone’un 1854 yılında Afrika’da yapmış olduğu bir araştırmada geniş bir alanda tam anlamı ile değişik bir çok yabani karpuza rastlaması karpuzun gen merkezinin orta Afrika olduğunu kesin bir şekilde kanıtlamıştır. Karpuz Orta Afrika’dan dünyaya yayılmıştır. Anadolu’nun Afrika’ya yakın olması nedeniyle yabani tiplerin buraya taşınma şeklinde getirilmiş olabileceği düşüncesi de yaygındır
Karpuz Orta Afrika’dan önce yakın çevreye Anadolu ve İran’a geçmiştir. Daha sonra Asya’ya yayılmıştır. M.Ö. 1000 yıllarında Çin’de karpuz tarımının yapıldığı mevcut literatürde bildirilmektedir.
Karpuzun Avrupa’ya İspanya üzerinden girmiş, buradan da diğer Avrupa ülkelerine orta çağın başlarında yayılış göstermiş olabileceği düşünülmektedir. Avrupa’da botanikçiler tarafından 16. Ve 17. Yüzyılda yazılan kitaplarda karpuzdan söz edilmektedir. Amerika’ya karpuzun Avrupa’dan göz edenler tarafından taşındığı görüşü yaygındır.
Karpuz Cucurbitaveae familyası bitkileri içinde citrullus cinsine bağlı bir sebzedir. Dört adet alt türü olmasına rağmen ekonomik açıdan en çok Citrullus calocynthis ve Citrullus lunatus (syn Citrullus vulgaris) ‘dan söz edilir.
Bayraktar (1981) karpuzları şekil, kabuk ve et rengine göre aşağıdaki şekilde gruplandırmıştır.
Şekillerine göre :
Yuvarlak karpuzlar (Yeni dünya karpuzları)
Yuvarlak-beyzi karpuzlar (İri Diyarbakır karpuzları)
Uzun karpuzlar (Amerikan karpuzları)
Kabuk renklerine göre :
Kabuk renkleri muhtelif renk tonunda düz olanlar (Tekirdağ, Karabuz, Gülle Karpuzları)
Kabuk rengi alaca olanlar (Pembe, Ferik, Sürme karpuzları)
Et renklerine göre :
Pembe etli karpuzlar
Muhtelif tonda kırmızı etli olan karpuzlar
Sarı etli karpuzlar
2. Morfolojik Özellikleri
2.1. Kök
2.2. Gövde
2.3. Yaprak
2.4. Çiçek
2.5. Meyve
2.1. Kök
Karpuz kökleri uygun toprak şartlarında özellikle sulama yapılmayan yerlerde oldukça derine iner. Susuz şartlarda kazık kökler 150 cm veya taban suyuna ulaşıncaya kadar daha derinlere inebilir. İkinci derecedeki kazık kökler ise 100-150 cm kadar derinliğe ve yanlara doğru gelişir. Besin maddelerince zengin ve sulama yapılan kumlu-tınlı topraklarda bol miktarda yan ve saçak kökler oluşur. Bu kökler 40-50 cm derinlikte, hatta yüzeye yakın olarak gelişirler. Karpuz köklerinin % 40-60 ‘lık kısmı 20-30 cm derinlikte yayılıp gelişirler.
2.2. Gövde
Karpuz gövdesi dik olarak büyümeye uygun olmadığından toprak yüzeyinde sürünücü olarak büyür. Ana gövde kendi haline bırakılırsa 100 cm boy alınca dip kısmındaki yaprak koltuklarından yan sürgünler meydana gelir. Yan sürgünler daha hızlı büyür ve ana sürgünün boyunu geçer. Ana gövde üzerindeki yan sürgün sayısı 4-6 arasında değişir. Gövde ve dalların üzeri hafif tüylü, bazen çok ender olarak dikenlere rastlanır. Gövde rengi yeşil, açık yeşil, sarı yeşil, gri yeşil ve boyuna çizgilidir.
2.3. Yaprak
Karpuz yaprakları kısa, orta, uzun bir sapla gövdeye veya yan dallara bağlanmıştır. Yapraklar dilimli, parçalı, oymalı, loplu ve üzerleri adeta süslenmiş vaziyette hafif damarlı bir görünümdedir. Genelde beş parçalı üst kısmı düz ve parlaktır. Yaprakların üst kısmı açık yeşil, yeşil, koyu yeşil, gri yeşil ve parlak mavimtırak-yeşil rengindedir. Alt yüzeyinde renk gümüşi yeşil veya gri yeşile döner.
2.4. Çiçek
Karpuzlarda çiçekler biyolojik bakımdan hıyarlarda olduğu gibi genellikle monoecious(tek evcikli) yapıdadır. Hıyar ve kavunlarda görülen andromonocious ve gynomonocie çiçek yapılarına karpuzlarda da rastlanabilir. Erkek çiçekler ince bir çiçek sapından sonra 5 adet yuvarlak kısa yeşil renkli çanak yaprak, 5 adet açık sarı renkli taç yaprak ve 5 adet erkek organdan oluşur. Dişi çiçekler erkek çiçeklere nazaran daha büyüktür. Çiçek sapının uç kısmında yuvarlak beyzi ve uzun beyzi görünümünde açık yeşil renkli meyve taslağı bulunur. Meyve taslağının üstü fırça gibi ince tüylerle kaplıdır. Meyve taslağının boynunun uç kısmında oval-yuvarlak beş adet taç yaprak ve iç kısmında tepecik yer alır. Ka5rpuzlarda erkek çiçek sayısı dişi çiçeklere oranla daha fazladır. Tozlanma arılar vasıtasıyla gerçekleştiği için yüksek oranlarda daha fazla çiçek meydana gelir. Çiçekler ana gövde üzerinde 6. Ve 8. Boğumdan sonra oluşur. Karpuz çiçekleri güneşin doğuşundan 1-2 saat sonra açılır. Dişi çiçekler erkek çiçeklerden bir gün sonra döllenme olgunluğuna ulaşırlar. En iyi tozlanma ve döllenme öğleden önce olur. Tozlanma olsun veya olmasın çiçekler öğleden sonra bir daha açılmamak üzere kapanırlar. Polen tozlarının etrafa yayılması anthesisten bir saat kadar önce başlar ve birkaç saat sürer. Düşük ısı ve yüksek nem döllenmeyi kolaylaştırır. Yüksek sıcaklıklarda sitigma kuruduğundan döllenme olmaz. Ayrıca karpuzlarda döllenmeyi sağlayan arıların çevrede bulunmamsı durumunda arı kovanı ile bu eksikliğin giderilmedi gerekir.
2.5. Meyve
Karpuz meyveleri yuvarlak, oval, beyzi ve uzun beyzi şekillerde olabilir. Ayrıca karpuzlar büyüklüklerine ve renklerine göre de sınıflandırılırlar. Kalabalık aileler çok iri karpuzları tercih ederler. Ancak son yıllarda ekonomik nedenlerden dolayı küçük ve orta irilikteki karpuzlar daha çok tercih edilmektedirler. Karpuzlarda meyve iriliği çok büyük varyasyonlar gösterir. Kültür çeşitleri arasında 1 kg’lık meyve meydana getirenler yanında Ferik karpuzlarında meyvelerin 60 kg’a kadar irileştiği görülür.
Kabak ve kavun meyvelerinin pericarp kısmı sebze olarak değerlendirildiği halde karpuz meyvelerinde değerlendirilen kısım placenta’dır. Kabak ve kavunların çekirdek evlerinde az veya çok boşluk oluşur. Karpuzlarda ise boşluk meydana gelmez.
Karpuzun meyve eti sert,yumuşak, az veya çok liflidir. Meyve etinin rengi beyaz, açık sarı, sarı, pembe, kırmızı renge kadar değişim gösterebilir. Olgun bir karpuz meyvesinin ortalama % 30-35 kadarı atılmakta ve geri kalan kısmı değerlendirilmektedir. Suda çözünebilir kuru madde miktarı meyve etinde daha yüksektir. En fazla kuru madde çekirdekler civarında toplanmıştır.
3. Tohum ve çimlenme özellikleri
Karpuz tohumları renk ve irilik bakımından çeşitler arasında oldukça farklılıklar gösterir. Tohumlar yuvarlak veya uzun yuvarlak şekildedir. Tohumun diğer ucu belirgin, bazı çeşitlerde gaga şeklindedir. Tohumun diğer ucu ovaldir. Tohum kabukları oldukça serttir. Tohumlar beyazdan başlayarak, sarı, kahverengi, pembe ve siyaha kadar değişen renklerde olabilir. Renkler düz veya alacalı da olabilir.
Karpuz tohumlarının temiz ve çimlenme oranlarının %90-95’in üzerinde olması istenir. Tohumlar canlılıklarını 5 ile 8 yıl muhafaza edebilirler. Bir gramda 15-40 adet tohum bulunur.
Optimum çimlenme sıcaklığı 20-25°C’dir. En düşük çimlenme sıcaklığı10°C, maksimum çimlenme sıcaklığı ise 30-35°C’dir. Optimum koşullarda 7-10 gün içinde çimlenirler.
4. Yetiştirilme İstekleri
4.1. İklim İstekleri
4.2. Toprak İsteği
4.1. İklim İstekleri
Karpuz sıcak ve ılıman iklim sebzesidir. Bu nedenle karpuz yetiştiriciliği ilkbaharda don tehlikesi ortadan kalktıktan sonra yapılabilir. Karpuz oldukça uzun ve sıcak bir gelişme devresine ihtiyaç duyar. Olgunluk döneminde ise yüksek sıcaklık ve düşük nem ister. Elverişli koşullarda yetiştiriciliği ilkbahar ile sonbahar devreleri arasında yapılır. Karpuz yüksek sıcaklık ve soğuklardan hoşlanmaz. Karpuz tohumları toprak sıcaklığı 12°C ve bunun üzerine çıktığında ekilmemelidir. Karpuz bitkisi en ideal 20-25°C ‘lerde gelişir. Kuru havalardan ve sıcaklardan hoşlanmadığı gibi fazla hava neminden de hoşlanmaz. Çok nemli hava koşullarında karpuz mantari hastalıklara çok çabuk yakalanır. Çiçeklerin açılması ve meyve bağlaması için hava sıcaklığının 15°C ve üstünde olmasını ister. Düşük sıcaklıklarda hem çiçek oluşumu azalır, hem de oluşan ve açan çiçeklerde döllenme meydana gelmez. Böylece bitkilerde çiçek silkme görülür. Işıklanma aroma, tat ve çiçek cinsiyeti üzerine olumlu etkji yapar.
4.2. Toprak İsteği
Karpuz yetiştirmek için en elverişli topraklar akarsu kenarlarındaki milli topraklarla,su tutma kabiliyeti yüksek kumlu-tınlı veya tınlı-kumlu topraklardır. Vegetasyon süresi kısa olan yerlerde, özellikle erkencilik düşünüldüğünde hafif kumlu topraklarda yetiştiricilik yapılır. Karpuz bazı ülkelerde veya yörelerde akarsu kenarlarındaki mili topraklarda yetiştiricilik yapılır. Karpuz bazı ülkelerde veya yörelerde akarsu kenarlarındaki milli topraklarda susuz olarak yetiştirilir. Kökleri narin olduğu için ağır topraklar tercih edilmez. Bu nedenle toprak derinliğinin fazla olması ve taban suyunun bir metre civarında bulunması karpuz için idealdir.
Karpuz toprak pH’sının nötr olmasını ister. Ancak yapılan araştırmalarla karpuz için en elverişli toprak reaksiyonunun pH 5.0-6.5 olduğu tespit edilmiştir. Asitli topraklarda yetiştirme yapılacak ise usulüne uygun olarak kireçlenme yapılmalıdır.
Hafif bünyeli kumlu topraklarda karpuz yetiştiriciliği yapılacaksa üretim yanmış çiftlik gübresi ve diğer besin maddeleri ile toprağın bünyesi iyileştirildikten sonra yapılmalıdır.
5. Yetiştirilme Şekli
5.1. Toprak hazırlığı, ekim ve dikim
5.2. Çapalama
5.3. Sulama
5.4. Gübreleme
5.5. Tarımsal savaşım
5.1. Toprak hazırlığı, ekim ve dikim
Karpuz yetiştiriciliğinde toprak birkaç defa derince işlenir. Toprak yapısına bağlı olarak karpuz yetiştirilecek toprak son toprak işlemesinden önce yanmış çiftlik gübresi ile mutlaka gübrelenmelidir. Kumlu topraklara 5-6 ton/da, tınlı-killi topraklara ise 3-4 ton/da arasında değişen oranlarda yanmış çiftlik gübresi verilip karıştırılmalıdır. Yanmış çiftlik gübresi ile gübrelenmiş, sürülmüş toprak tırmık ile çekilerek düzeltilir.
Karpuz, üretim sezonunda veya turfanda olarak üretilir. Normal sezondaki üretim tohumların direkt tarlaya ekilmesi şeklinde yapılır. Turfanda karpuz yetiştiriciliği ise ya mini tüneller altında doğrudan tohum ekimi yapılarak, yadda sıcak yastık veya seralarda plastik torba ve muhtelif saksılarda karpuz fidelerinin yetiştirilip daha sonra esas yetiştirilme yerlerine dikilmesi şeklinde olur.
Doğrudan tohum ekimi ile yapılan karpuz yetiştiriciliğinde toprak ekim öncesinde çok iyi işlenmelidir. Daha sonra 150-300 cm aralıklarla pulluk veya domuz burnu ile fazla derin olmayan sıra arasını oluşturacak çiziler açılır. Karpuz yetiştiriciliğinde sıra üzeri mesafeler 50-75 cm arasında değişir. Tohumların toprak yüzeyine kolay çıkabilmesi için aynı yere 3-4 adet tohum atılmalıdır.
Karpuz üretiminde hem doğrudan tohum ekimi hem de fide dikimi hıyar üretiminde uygulanan yetiştirme yöntemlerine çok benzemektedir. Tohumların ekim derinliği ve şekli toprak yapısına bağlıdır. Tohumlar kıraç topraklarda derine, ağır topraklarda ise kümbet yapılarak toprak seviyesinden yukarıya ekilir. Tohumların üzeri yanmış çiftlik gübresi ve bahçe toprağı karışımı olan harç materyali ile örtülür. Aksi taktirde ekimden sonra meydana gelen yağışlar toprak yüzeyinde kaymak tabakası oluşturur. Kaymak tabakası oluşan topraklarda çimlenen tohumlar toprak yüzeyine çıkamaz. Bu koşullarda toprak nemli tutulmalı yada tohum ekilen ocakların üzerinde oluşan kaymak tabakası kırılmalıdır.
Karpuz tohumları hıyar üretiminde olduğu gibi açılan çizilerde yürüyen işçiler tarafından 3-4 adedi yan yana gelecek şekilde çizilere atılır. Daha sonra tohumların üstü 3-4 cm kalınlığında tavlı toprakla kapatılarak bastırılır. Ayrıca açılan çizilere elle ocak usulü tohum ekimi de yapılabilir. Bu ekim şeklinde tohumların üstü önceden hazırlanmış harç materyali ile örtülür. Bir dekar alan için 200-750 gr arasında tohum kullanılır.
Karpuz üretimi bu ekim şekillerinin dışında G.D. Anadolu bölgesinde Dicle ve Fırat nehirlerinin yataklarındaki çakıllı, kumlu ve tınlı topraklarda açılan çukurlarda da yapılır. Bu üretim şeklinde 40-50 cm genişlikte 80-100 cm uzunlukta ve 40-100 cm derinlikte çukurlar açılır. Çukurun tabanına 2-3 kürek yanmış çiftlik gübresi konur. Çiftlik gübresinin içine bol miktarda güvercin gübresi ilave edilir. Bu gübre çukurun tabanındaki toprakla karıştırılır. Açılan çukurun iki ucuna 60-80 cm aralıklarla ocakvari tohum ekimi yapılır. Bitkiler büyüdükçe çukur gübreli toprakla doldurulur. Böylece ocak içinde gelişen bitkilerin kök kısmı oldukça derinde kalmış olur. Bu yüzden karpuz bitkisi kök bölgesinin gübreli toprakla doldurulması nedeniyle kuvvetli gelişir.
Turfanda karpuz üretimi hıyar üretiminde olduğu gibi doğrudan mini tüneller altına tohum ekimi veya fideliklerle yetiştirilen karpuz fidelerinin don tehlikesi geçince esas yetiştirilme yerlerine yani dışarıya topraklı olarak dikilmesi şeklinde yapılır. Karpuz fideleri sıcak yastıklarda veya fide yetiştirme seralarında saksı veya plastik torbalarda yetiştirilir. Fideler 3-5 yapraklı olduklarında esas yetiştirilme yerlerine dikilirler.
5.2. Çapalama
Karpuz tohumları normal şartlarda ekimden 6-12 gün sonra çimlenerek bitkiler toprak üzerine çıkarlar. Toprağı kabartmak, yabani otları ayıklamak ve topraktaki rutubeti muhafaza edebilmek için sıra araları el aletleri veya çapa makinaları ile işlenir. Karpuz bitkileri toprak yüzeyine çıkıp kotiledeon yaprakları tam iriliğine ulaştığında ilk hakiki yaprak görülmeye başladığında her ocakta iyi gelişen 1-2 bitki bırakılarak seyreltilir. Bu dönemde ilk çapa işlemi de yapılır. Bitkiler 5-10 yapraklı olduklarında ot çapası ile beraber boğaz doldurması yapılır. Yetiştiricilikte toprak yapısı, otlanma durumu ve bitkinin gelişme durumuna göre 1 veya 3 defa çapa yapılır. Elle yapılan bu çapa işlemlerinden sonraki toprak işlemleri makine ile yapılır. Çıkıştan 4 hafta sonra dallanma, 6-8 hafta sonra bitkilerde çiçeklenme başlar. Bu önemden sonra toprak işlemesi yapılamaz.
5.3. Sulama
Karpuz kökleri taban suyuna ulaştığı andan itibaren bitki sağlıklı ve düzenli bir şekilde gelişir. Bu bakımdan karpuız yetiştiriciliği akarsu kenarlarında daha başarılı olur. Başarılı bir yetiştiricilik için karpuzun düzenli bir şekilde sulanması gerekir. Fazla su hasat sonrası dayanım süresi ve meyve tadını azaltır. Bu yüzden yetiştiriciler fazla sudan kaçınmalıdır. Karpuz bitkisi meyvelerin irileşmesi döneminde toprakta yeterli suyun bulunmasını hasada doğru ise azalmasını ister. Düzenli bir sulama yapılmazsa bitkilerde gelişme olumsuz yönde etkilenir. Düzensiz sulama meyvelerin olgunlaştığı dönemde olursa meyvelerde çatlamaya neden olur.
Karpuz bitkileri domateste olduğu gibi belli büyüklüğe ulaştığında domuz burnu veya pullukla askıya alınır. Sıra aralarının orta kısmı sulama karığı şekline getirilir. Bitkilerin bulunduğu kısım yüksekte kalır. Yani bitkiler askıya alınmış olur. Sıra aralarının orta kısmında oluşan karıklara salma şeklinde su verilir. Karıklara verilen suyun bitkilerin meyvelerine ve kök bölgesine ulaşmaları engellenmelidir. Aksi taktirde su ile temas eden kök bölgesinde hastalıklar oluşur ve bitki ölür. Aynı şekilde meyvelerin de su ile teması olmamalıdır. Su ile teması olan meyvelerde çürümeler meydana gelir.
5.4. Gübreleme
Karpuzun çiftlik gübresi yanında ticari gübreye olan ihtiyacı da fazladır. Tohum ekiminden önce mutlaka toprağa yanmış çiftlik gübresi verilmelidir. Kumlu toprakalrda dekara 5-6 ton, tınlı-killi topraklarda ise dekara 3-4 ton hesabı iel yanmış çiftlik gübresi verilir. Karpuz bitkisi güvercin, koyun ve kiçi gübrelerinden de hoşlanır. Çiftlik gübresi yanında yaklaşık olarak dekara 12-15 kg azot, 10-12 kg fosfor ve 20-25 kg potasyumlu gübre verilir. Toprağa verilecek gübre miktarı toprağın yapısı ve yetiştirme sistemine göre ayarlanır. Kumlu topraklarda yetiştiricilik yapılacaksa hem çiftlik gübresi hemde ticari gübre miktarı arttırılmalıdır. Genellikle çiftlik gübresi ve kompoze gübre serpe şeklinde, diğer ticari gübreler ise bant şeklinde veya bitki gövdesine değemeyecek şekilde verilir.
5.5. Tarımsal savaşım
[Konu Başlığı] [Önceki Konu]
Karpuzlarda tarımsal savaşım hastalık ve zararlılar görülmeden önce önlem alma şeklinde yapılırsa başarılı olur. Hastalık ve zararlılar görülükten sonra yapılan tarımsal savaşım uygulamaları yeteri kadar etkili olmamaktadır. Karpuz üretiminde karşılaşılan önemli hastalıklar antraknoz, küllenme, mildiyö, solgunluk ve karpuz asi mozaik virüsü ile hıyar mozaik virüsüdür. Bu hastalıklarla savaşım fide devresinden başlayarak düzenli bir şekilde yürütülmelidir.
Karpuzlarda en çok zarara kırmızı örümcekler,, afitler ve karpuz telli böceği neden olur. Bunlarla da düzenli olarak mücadele edilmelidir. Karpuz bitkilerinin çiçekleneme ve meyve bağlama dönemlerinde arılara etkili olan insektisitlerin uygulanmasından mutlaka kaçınılmalıdır. Aksi halde döllenme eksikliği nedeniyle büyük verim kayıpları olur ve yetersiz döllenme nedeniyle bazı meyvelerde anormal şekiller oluşur.
Karpuz üretiminde kuşlar da meyveleri delerek önemli zararlara yol açabilirler. Bu zararlıya karşıda gerekli önlemler alınmalıdır.
6. Olgunluk, Hasat ve Depolama
Karpuzlarda olgunluk meyveler ve meyve sapları üzerinde meydana gelen bazı belirtilerle kolayca anlaşılır. Tohum ekiminden 80-120 gün sonra meyveler hasat olgunluğuna gelir. Bazı olgunluk kriterleri şu şekilde sıralanabilir.
Olgun karpuzlar kavunların aksine olgunluğun ileri dönemlerinde hafiflerler.
Meyve kabuğu üzerindeki mum tabakası matlığını kaybeder ve meyve parlak bir hal alır.
Meyve kabuğu tırnakla kolayca sıyrılır.
Karpuz sapları üzerinde bulunan kulakçık kurur
Karpuzu dalına bağlayan tüylü sapları kurur.
Karpuz üzerine parmakla sertçe vurulduğunda kendine has dolgun ve tok bir ses çıkarır.
Avuçlar arasına alınan karpuz kulağın yanında sakıldığında içerden bir çıtırdama sesi gelir.
Yukarıda açıklanan belirtiler varsa karpuz meyvesi olgun hale gelmiş demektir. Hasat olgunluğuna gelmiş karpuzlar bu işi bilen uzmanlar tarafından tespit edilerek hasat gerçekleştirilir.
Karpuzda meyve bağlama farklı dönemlerde olduğundan karpuz meyveleride farklı dönemlerde olgunlaşırlar. Olgunlaşan meyveler sürekli hasat edildiğinde bu hasat şekline kademeli hasat denir. Olgunlaşmış karpuz meyveleri zaman geçirilmeden hasat edilmelidir. Hasatta gecikme olursa meyvelerin içi boşalır, yenen placente kısmı yumuşar. Kademeli hasat 3-5 defada tamamlanır.
Tarla şeklinde geniş alanlarda karpuz yetiştiriciliği yapılıyorsa, karpuz meyvelerinin %60-70’i olgunlaştığında hasat yapılır. Tarlada ham ve yarı olgun meyveler kalır. Bu şekildeki yetiştiricilikte hasat iki defada yapılır. Hasat edilen karpuz meyveleri dikkatli bir şekilde çarpmadan taşıyıcılara yüklenmelidir.
Karpuz meyveleri hasat edildikten sonra normal koşullarda ancak bir hafta saklanabilir. Bazı çeşitlerde bu süre 60 güne kadar çıkabilir. Karpuzlarda hasattan sonra olgunlaşma devam etmez. Bu nedenle hasat meyvelerin olgunlaştığı dönemde yapılmalıdır. Hasattan sonra muhafaza süresi uzadıkça önce koflaşma, sulanma, daha sonra bozulma ve kokuşma meydana gelir. Bazı karpuz çeşitlerinin meyveleri +4 ?C’de %60-70 nemde 3-4 aya kadar muhafaza edilebilirler.
7. Verim
Karpuzlarda dekara verim yetiştirilen çeşidin ortalama meyve ağırlığına veya bitki üzerinde bırakılmış meyve sayısına göre değişir. Son yıllarda yetiştirilen karpuzların ortalama meyve ağırlıkları ve bitki üzerimdeki meyve sayısının fazla olması nedeniyle dekara verim yükselmiştir. Yetiştirme şekli ve çeşitlere bağlı olarak dekardan ortalama olarak 3-7 ton karpuz meyvesi hasat edilebilmektedir.
8. Tohum Üretimi
Karpuzlarda tohum üretimi tohumdan-tohuma metodu ile yapılır. Tohum ekiminden itibaren tohumluk meyvelerin hasadına kadar yapılan kültürel işlemler ana hatları ile piyasa için karpuz yetiştirmeye benzer. Tohum üretimi için yapılan yetiştiricilikte erken ürün almak söz konusu değildir. Tohum ekimi için ekolojik koşullar elverişli hale geldiğinde toprak işleme yapılır. Karpuz tohumları toprak yapısı ve çeşit özelliğine bağlı olarak en uygun sıra arası ve üzeri mesafelerle ekilir. Bakım işleri düzenli olarak zamanında yapılmalıdır. Karpuz çiçek özellikleri nedeniyle oldukça yüksek nispette yabancı tozlanma gösteriri. Tohum üretiminde çeşitler arasında mutlaka mesafe izolasyonu olmalıdır. Farklı iki çeşit arasında tohumluk sınıflarına bağlı olarak 300 metreden başlayarak 1000 metreye varan mesafeler bırakılmalıdır. Aksi taktirde çeşitler yabancı tozlanma nedeni ile saflıklarını kaybederler.
Tohumluk karpuz meyvelerinin hasadı piyasa için yapılan kesimlerden birkaç hafta sonra yapılır. Hasat edilen tohumluk karpuz meyveleri tohum çıkarma yerine getirilir. Burda kesilen meyvelerin iç kısmı tohumlarla birlikte alınarak tohum çıkarma makinalarında suyu alınır. Tohumlarla birlikte lifle kalır, bu lifler tazyikli su ile yıkanarak ayıklanır. Daha sonra yıkanmış ve ayıklanmış tohumlar bez veya elekler üzerinde kurumaya bırakılır. Tohumlar içermesi gereken rutubet miktarına kadar kurutulur. Daha sonra elek veya selektörden geçirilerek temizlenirler.
Karpuz tohumları meyvelerinden su ile, fermantasyon uygulayarak ve asitle muamele edilerek üç şekilde ayrılırlar.
Su ile ayırmada kesilen meyvelerin içindeki tohumlar elle etli kısımlarla birlikte dışarı çıkarılarak akan su altında elekler üzeride ovularak meyve etinden ayrılır. Yıkanmış tohumlar kurutulduktan sonra temizlenirler.
Fermantasyon yöntemi uygulayarak ayırmada ise hasat edilen tohumluk karpuz meyveleri parçalara ayrılıp metal olmayan kaplarda fermantasyona tabi tutulurlar. Kap içindeki parçalanan meyvelere yeterli su içermiyorsa üzerlerine örtecek kadar su ilave edilerek sık sık karıştırılır. Fermantasyon sıcaklık 15-20 ?C ise 6 gün, 24-28 ?C ise 2-3 gün süre ile uygulanır. Tohumlar dibe çöküp meyvenin diğer kısımlarından kabın yüzeyinde yüzmeye başladığında fermantasyon işlemi bitirilir. Dibe çökmüş olan tohumlar su ile yıkanarak temizlenir ve daha sonra elekler üzerinde kurutulurlar.
Asitle ayırma yönteminde meyvelerden tohum ayırma daha hızlı bir şekilde yapılır. Parçalanmış meyve kütlesine ton başına 3 litre ticari sülfirik asit (H2SO4) veya 9 litre hidroklorik asit (HCl) ilave edilir. Bu kütle 15-50 dakika ara vermeden karıştırılır. Daha sonra tohumlar su ile yıkanarak temizlenir. Yıkanmış ve temizlenmiş tohumlar elekler üzerine serilerek kurutulur.
Karpuzlarda tohum verimi çeşit, bitkiler arası mesafe, toprak şartları, yetiştirme ve bakım koşullarına bağlı olarak değişir. Dekardan 20-25 kg arasında tohum alınabilir.
Gübreleme Önerileri
ALT BAŞLIKLAR
Çeşitleri
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum Yaptığınız için teşekkürler.Şu misafirhane-i dünyada nazar-ı hikmetle baksan; hiçbir şeyi gayesiz, nizamsız göremezsin. Rabbim Yar ve Yardımcımız olsun.
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.